Hoşgeldin Aralık!!
Sen geliyosun ya yıl da toparlanıp gitmeye hazırlanıyor. Ne çabuk geçti, halbuki ona alışmış, benimsemiştik. Bi öncekine alıştığımız gibi. Ve daha öncekine. Öncekilere.
Bu bitecek yılı da eğlenerek karşılamış, sonra bi süre yabancılamış, tarih atarken zorlanmış, eski seneyi anmış, sonra alışmıştık. Diğer senelere alıştığımız gibi.
Diğer alıştığımız seneler gibi bitiyor bu da.
Sanki muhabbetin sonuna gelinmiş, son çay da içilmiş, vestiyere uzanıp montunu almak kalmış bi tek.
Sanki valizler toparlanmış, bilet ayarlanmış, vedalar yapılmış, çıkıp gitmek kalmış bi tek.
Aralık ayı muhasebe zamanıdır derler ya! Doğru, önce bi geriye dönüp bakmalı.
Ve de umut zamanıdır Aralık. Çünkü umutlanmak için eşikler, başlangıçlar, bitişler, hayatın ufacık değişiklikleri bile umut kaynağıdır. Yaşamın telaşında umut da ötelenir, unutulur, hatırlanmaz ya. İşte böyle zamanlarda tutku gelir yine umudun yanına ilişiverir. İyi ki de böyledir bu.
Ya umutlar biterse????
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder